Eski Vali konağı 1904 yılında tamamen kesme taştan yapılmış, 800 metrekarelik kapalı alana sahip. Günümüzde Kent müzesi olarak hizmete açık

300 yıllık tarihin izleriyle dolu Safranbolu, gezenleri sadece göz zevkini okşayan muazzam seyirliklerle değil, aklın, düşüncenin, duygunun karmaşasında derin hisler yaşayacağınız tarihi atmosferin sihriyle büyüler.

UNESCO'nun 17 Aralık 1994'de Dünya Miras Listesi'ne aldığı Safranbolu, Türkiye'nin 50.000 korunacak tabiat ve kültür varlığının 1.125'ine sahiptir. Bu sebeple, kent mevcudu tamamıyla müze konumundadır.

İncekaya su kemeri, tarihte su ihtiyacını karşılamak için yapılmış olan bu tüneller, şimdi gezip görmeye meraklı insaslara, hayal dünyalarının ufkunu açma şansı oluşturuyor.

Karadeniz'in, her köşesinde olduğu gibi Safranbolu' da yemyeşil. Muhteşem ırmak kıyıları ile temiz hava, huzur, sükunet bir arada. Doğa tatili tutkunları için vazgeçilmez güzellikleri ile ilk sıralarda yerini alır Safranbolu. 

Cinci Han Safranbolu' nun sayısız  tarihi eserlerinden sadece biri. 1645 yılında Cinci Hoca tarafından yaptırılan han, iç avluyu çevreleyen iki katlı bir yapı. 63 oda oda önünde uzanan açık koridorla avluyu her taraftan gören aydınlık bir bina. Şimdilerde otel olarak kullanılıyor.

Zamanın izlerini muhafaza için titizlik gösterilen han, gezi severlerin ziyaretleri ile canlılığını devam ettiriyor.

Safranbolu Taş Değirmen mesire yeri, saklı Cennet olarak bilinen doğa armağanı, muhteşem bir yer. Taze çayları yudumlarken, içinize çektiğiniz billur gibi hava, gözünüze neşe veren doğan şelale, rüyadaymış gibi hissettiriyor.

Tokatlı Kanyonu, Gümüş deresi boyunca, zorlayıcı parkuru olmadan ruhu dinlendiren, gözü besleyen, gönlü keyiflendiren manzaralar içeriyor. Yeşilin ton geçişleri, vadinin ılık serinliği, yürüyüşün yorucu olmak yerine bitmesin isteği ile devam ettiği, muhteşem bir alan.

Safranbolu çevre köylerinden, Hacılarobası, Çavuşlar, Akören, Aşağı Güney ve Üçbölük köyleri bir çok kaya mezarlar ile ziyaretçileri keşfe davet etmekte. Kimler için hazırlandığına dair bilgi kalmamış olan bu kaya mezarları, insan için insanın ölüsünün de kıymet bulduğu gerçeğini ispatlıyor. Diri iken kendilerine hazırlık yapanların, ölümü kabullenmiş olmalarının da göstergesi. Her mezar yaşamın sert bir mührüdür. 

Safranbolu Bulak köyünde Mencilis mağarası, 2,725 m. uzunluğunda. 3,5,11,15 m'lik dört iniş var. Mağaranın 350 m.'lik kısmı ışıklı ve güvenli yollarla meraklılarına hizmet veriyor.

En önemli detay eğer çok sıcak bir yaz gününde iseniz ve ziyarete o kıyafetlerle gelmişseniz, ciddi üşüyorsunuz. Yerin altında hem güneş ışığından yoksun, hem nem seviyesi yüksek ve hemde aralıksız devam eden cereyanla titreyerek tamamlıyorsunuz geziyi. Fikrinizde mağara gezisi varsa, yanınızda en azında bir hırka olması lazım.

Ülkemin her köşesi başka bir dünya, başka bir güzellik. Karadeniz severlerin zorlanmadan gidebilecekleri, keyifle gezecekleri, ruhen doymuş, bedenen dinlenmiş olarak dönecekleri harika şehir Safranbolu, ben doyamadım, doymayacağınızın teminatını veririm.